top of page

François Coudray

aramak etimden vücut yapan ne varsa 

aramak soluklanışını taşın 

düşen gecede çığlıklarını kukumav kuşlarının 

gövde ısırığı gibi yosunların likenlerin ayak izini 

ve daha aşağıda toprağı, kaçışını suyun     bütün sular kum bizi alır götürür 

nem alır varlığımı soğukla geceyle 

ve bu bir gelip geçici hale gelme meselesidir, gölgelerin ve ay ışığı kırıklarının, tuhaf dalların dansında, yığınların arasında, kuytuda 

haykırışlarında gecenin ve ezginin 

kara otta 

taşa karşı 


*

yeniden inmek geceye 

otlaklar, çalılıklar, kayalıklar, orman arasındaki patikayı 

izleyerek 

sırtın çukurundaymış gibi 

gece hayvanının burnunu duyarak yürümek

içine çekmek 

nemli, soğuk, toprak, kuru çimeni

palmiye hizasında taş dikenli çalıları ağaç kabuğunu ölü odunu

naneyi ısırganı yaban kekiğini 

titrer dallar ve insan dışında ne varsa

ve ki bir çağrıyı andırır, boğuk ve uzak

dörtnala ağır koşusudur zamanın 


*

birkaç köpek yanıtlar birbirini, havlar çiftlikten çiftliğe yankılar içinde, yamaçlarda soyutlanmış 

klarnetlerin dağınık çanı

geçide giden yolda uzakta bir araba



&




rechercher tout ce qui de ma chair fait corps


la respiration de la pierre


le cri de la chevêche dans la nuit qui tombe

l’empreinte des mousses des lichens comme morsure torse 


et plus bas la terre la fuite des eaux     toutes les eaux le sable nous emportent 


l’humidité gagne mon être avec le froid la nuit 


et c’est matière d’être rendu à l’éphémère dans la danse des ombres grandes et des lambeaux de lune, étranges ramures, entre les blocs, dans la combe


nuit de cris et de chants


dans l’herbe noire


contre la pierre


*


redescendre dans la nuit


suivant le sentier entre les roches, les pâtures, les bosquets


la forêt


marcher sentir au creux du dos


le mufle de la nuit

respirer


l’humide le froid la terre les herbes sèches 

la pierre à fleur de paume ronces écorces bois morts

la menthe l’ortie le serpolet


les bêtes et les branches

frémissent

et c’est comme un appel, sourd et lointain

le lourd galop du temps


*


quelques chiens se répondent, aboient en échos, de ferme en ferme, isolées sur les coteaux le grelot diffus des clarines une voiture au loin sur la route du col



bottom of page