Paolo Zanardi
Ayırdına varıyorum birkaç günden beri
tahta döşeme üzerinde kum tanesinin
sanki bir kurt duvarı kemirirmiş gibi.
Un ufak oluyor alçı kenarları azar azar
gizlice, gölgesinde kapı dikmelerinin.
dünyanın bu yolla mı son bulacağını
soruyorum kendime.
Macunla silahlanıyorum, spatulayla
tepeleme dolduruyorum çatlakları, kenarları düzeltiyorum Boşluklarını tıkıyorum bir zamanlar resimlerin çivilerinin bıraktığı.
Çağırıyorum salondan yardıma
Miles ve trompetini,
Walcott’ın bir şiirin ekliyorum
Yemek yaparken mutfakta kuşkonmazlar.
Küçük gezegen parçamı
acizane onarıyorum. &
Depuis quelques jours je remarque une poussière de sable blanc sur le plancher comme si un ver rongeait le mur. Les bords du plâtre s’effritent peu à peu secrètement, à l’ombre des montants des portes. je me demande si c’est de cette manière que le monde lentement prend fin. je m’arme de mastic, d’une spatule, je comble les fissures, j’égalise les bords, Je bouche les trous laissés par les clous des tableaux d’autrefois.
De la salle j’appelle à l’aide Miles et sa trompette, J’ajoute un poème de Walcott tandis qu’en cuisine cuisent les asperges. Modestement, je répare mon petit morceau de la planète. Traduction : Marilyne Bertoncini