top of page

Aytekin Karaçoban

Le palais monte


Le palais a posé ses soubassements avec vos voix

et il monte.

Le palais remplit ses vides de vos têtes de pierre

et il monte.

Le palais remonte son horloge avec le ressort volé à votre temps

et il monte.

Le palais aspire votre souffle avec ses tuyaux

et il monte.

Le palais conduit vos jours à l’abattoir comme un troupeau

et il monte.

Le palais a la tour de surveillance dans la prison de vos rêves

et il monte.

Le palais renforce son armure avec vos faiblesses

et il monte.

Le palais pousse vos regards vers l’abîme

et il monte.

Le palais enterre le haut vocal de vos chants

et il monte.

Le palais élargit son domaine dans la mer de l’Etat

et il monte.

Le palais achète vos espoirs avec son or faux

et il monte.

Le palais monte

à l’heure où votre force d’Hercule part en miettes.


Traduction : Aytekin Karacoban


&


Saray


Saray temellerini sesinizle attı,

yükseliyor.

Saray taş kafalarınızla dolduruyor duvarlarındaki boşlukları,

yükseliyor.

Saray zamanınızdan çaldığı zemberekle kuruyor saatini,

yükseliyor.

Saray soluğunuzu soğuruyor hortumlarıyla,

yükseliyor.

Saray için ömrünüzün her günü salhaneye götürülen sürü,

yükseliyor.

Saray gözetleme kulesi düşlerinizin hapishanesinde,

yükseliyor.

Saray sağlamlaştırıyor zırhını zayıflıklarınızla,

yükseliyor.

Saray uçurumlara çeviriyor gözlerinizi,

yükseliyor.

Saray yere indiriyor şarkılarınızdaki yüksek perdeyi,

yükseliyor.

Saray ağı git gide geniş, git gide uzun devlet denizinde,

yükseliyor.

Saray altın renkli teneke paralarla satın alıyor umutlarınızı,

yükseliyor.

Saray yükseliyor,

yükseliyor,

Herkül gücünüz ufalandıkça.

bottom of page